photo

Sabahattin Ali

Turkish novelist and short story writer
Date of Birth : 25 Feb, 1907
Date of Death : 02 Apr, 1948
Place of Birth : Ardino, Bulgaria
Profession : Turkish Novelist And Short Story Writer
Nationality : Turkish
Sabahattin Ali was a Turkish novelist, short-story writer, poet, and journalist  (now Ardino in southern Bulgaria) of the Sanjak of Gümülcine (now Komotini in northern Greece), in the Ottoman Empire. His father was an Ottoman officer, Selahattin Ali, and his mother Husniye. His father's family was from the Black Sea region. He lived in Istanbul, Çanakkale and Edremit before he entered the Teacher School in Balıkesir. His elementary and middle school education was interrupted by WWI, contributing to his difficult childhood. Then he was transferred from Balikesir to the School of Education in Istanbul, where he graduated in 1926 with a teacher's certificate. His various poems and short stories were published in the school’s student paper. After serving as a teacher in Yozgat for one year, he earned a fellowship from the Ministry of National Education and studied in Potsdam, Germany from 1928 to 1930. When he returned to Turkey, he taught German language in high schools in Aydın and Konya.

Quotes

Total 20 Quotes
İnsanlara ne kadar çok muhtaç olursam onlardan kaçmak ihtiyacım da o kadar artıyordu
Niçin rüzgarlı sonbahar akşamlarında, sessizce yan yana yürüyerek ruhlarımızın konuştuğunu dinleyemiyoruz?
İçimizde şeytan yok... İçimizde aciz var... Tembellik var... İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey: hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var
Dünyada bir tek insana inanmıştım. O kadar çok inanmıştım ki, bunda aldanmış olmak bende artık inanmak kuvveti bırakmamıştı.
Dibinde bir ejderhanın yaşadığı bilinen kuyuya inecek bir kahraman bulmak, muhakkak ki, dibinde ne olduğu hiç bilinmeyen bir kuyuya inmek cesaretini gösterecek bir insan bulmaktan daha kolaydır.
İyilik demek kimseye kötülüğü dokunmamak değil, kötülük yapacak cevheri içinde taşımamak demektir.
Her şeye hazır bulunan ve kimden ne gelebileceğini bilen bir insanı sarsmak mümkün müdür?
Bu akşam anladım ki, bir insan diğer bir insana bazen hayata bağlandığından çok daha kuvvetli bağlarla sarılabilirmiş. Gene bu akşam anladım ki, onu kaybettikten sonra, ben dünyada ancak kof bir ceviz tanesi gibi yuvarlanıp sürüklenebilirim.
Bir ana bir ömür kadar çok hayat doldurduğunu bilerek yaşamak
Artık korkuyorum. Saadetin bizi korkutacak kadar çok ve kesif olması nedir bilir misiniz?